29 Kasım 2018 Perşembe

ABD Başkanlık Sistemine Bakış


Şu anda Başkanlık Sisteminin en iyi örneği Amerika Birleşik Devletleri’dir. Bu yüzden Amerika’daki sistemi incelemek gerekli görülmüştür.

Amerika Birleşik Devletlerinde yürütmenin başında president (başkan),  yasamanın başında da United States Congress isimli bir kongre vardır. Kongre, House of Representatives (Temsilciler Meclisi)  ve Senate’den  (Senato) müteşekkildir. Temsilciler Meclisi’nde halkın 2 yıllığına seçtiği milletvekilleri bulunur. Bunların sayısı 435’tir. Senato’da ise eyalet temsilcileri vardır. 50 eyalet olduğuna ve her eyalet 2 senatör ile temsil edildiğine göre burada 100 koltuk mevcuttur.  Senato’nun görev süresi 6 yıldır ancak 2 yılda bir üçte biri tekrar seçilir. Başkan ve kongre birbirini benimsemesin, tabiri caizse aynı telden çalmasınlar diye böyle bir şey yapılmaktadır.
Amerika’da yargı mensupları da seçimle iş başına gelir. (Egemenliğin tek sahibi millet ise yasama, yürütme, yargı organlarının kimin elinde olacağını millet belirlemelidir anlayışı vardır.) Eyalet hâkimleri avukatların girdiği seçim neticesinde belirlenir. Federal düzlemdeki yargıçları ise başkan atar, senato onaylar.
Yasama Faaliyeti
Temsilciler Meclisi’nde kanun tasarısı hazırlanır. Kabul edilirse Senato’ya gider. Senato da kabul ederse başkana gönderilir. Başkanın imzasıyla yürürlüğe girer, veto ederse iki meclisin de 2/3’ünün onayıyla tekrar başkana gider yani burada zorlaştırıcı veto söz konusudur. Aynı şekilde Senato da kanun tasarısı hazırlayabilir. Sadece bütçe ve vergi ile ilgili kanun tasarıları Temsilciler Meclisi’ne aittir.
Amerikan Kongre Binası
Yürütme Faaliyeti
Yürütmenin başında tek kişi vardır o da başkandır. Başkan halk tarafından 4 yıllığına seçilir. Yetkileri federal düzlemde geçerlidir. Başkan ölürse veya istifa ederse yerine yardımcısı geçer. O da seçimle göreve gelir ancak yürütmede resmi olarak bir görevi yoktur.
Yürütme yetkisi tamamıyla başkana ait olduğu için bakanlar kurulu söz konusu değildir. Bakan olarak bilinen kişiler aslında başkana yardımcı olmakla görevli sekreterlerdir. Bunların sayısı 15’tir ve bunları başkan atar, Senato onaylarsa göreve başlarlar. (Genelde Senato; başkan kendi çalışma ortamını oluştursun, daha rahat çalışsın diye atadığı kişileri onaylar.) Sekreterler başkanın talimatlarına tabidirler ve başkan isterse bunları görevden alabilir.
Beyaz Saray
Ne başkan kongreden, ne de kongre başkandan daha yetkili değildir. Başkan kongreyi feshedemez, kongre de başkanı görevden alamaz. Bu yüzden uzlaşmak, orta yolu bulmak zorundadırlar. Şu anda Temsilciler Meclisi’nde mevcut başkanın mensubu olduğu Cumhuriyetçiler çoğunluk iken Senato’da Demokratların sayısı daha fazladır. Farklı görüşlere sahip olsalar da beraber çalışmayı öğrenmek durumundadırlar. Bu arada başkan siyasi parti lideri değildir. Hem başkanlığı hem parti işlerini beraber yürütemeyeceği, yürütmemesi gerektiği düşüncesiyle bundan kaçınılmıştır.
İkisi de birbirinin görevine son veremez ama ikisinin de elinde koz vardır. Başkanın en büyük silahı vetodur. Temsilciler Meclisi komisyonları yürütmeyi denetler. Başkan anayasayı ihlal ederse Senato soruşturma başlatır. Bunlar da kongrenin silahlarıdır.
Yargı Faaliyeti
Amerika’da 94 adet District Courts (ilk derece bölge mahkemeleri) vardır. Buradaki hakimler, başsavcılar seçimle göreve gelir. Federal düzlemdeki Supreme Court (Yüksek Mahkeme) üyelerini ise başkan atar. Burada da senato onayı gereklidir. Başkan anayasaya aykırı davranırsa onu yargılayacak olan yüksek mahkemenin başkanıdır.

Başkanlık Sistemi


     Sert kuvvetler ayrılığı sistemi başkanlık sistemlerinde görülür. Yasama ve yürütme yetkisi birbirinden kesin olarak ayrılmış iki organa bırakılmıştır. Yani bir kişi hem yasama hem yürütme görevinde bulunamaz.  Ancak bundan iki organın birbirinden bağımsız olduğu anlaşılmamalıdır.
Başkanlık sisteminde yürütme tek taraflıdır. Yürütmenin başındaki tek kişi başkandır. Bakanlar kurulu yoktur. Ancak bu durum başkanlık sistemini anti-demokratik yapmaz. Zaten başkan belli bir süreliğine seçimle başa gelir. Görev süresi bitmeden yasama organı onu görevinden alamaz. Yani başkan yasama organının güvenine değil halkın oylamasına dayanır. Dolayısıyla meclise karşı değil kendisini o koltuğa oturtan halka karşı sorumludur.
Yasama organının başkanı görevden alamadığı gibi başkan da yasama organını feshedemez. Ayrıca başkan yasama faaliyetlerine katılamaz, kanun teklifinde bulunamaz, meclise temsilcisini göndermez.
Başkanlık sistemi hızlı karar almak için çok ideal bir sistemdir. İstikrarlı bir yönetim olur, hükumet krizleri ortadan kalkar. Güçlü bir yönetim meydana gelir, başkan bizzat halk tarafından seçildiği ve güvenoyuna dayanmadığı için bu ona büyük bir otorite ve prestij kazandırır. Ancak başkan halk ile ters düştüğünde kimse onu görevinden alamayacağı için sistem kilitlenebilir. Ya da başkan iktidarı kişiselleştirebilir. Hem hükumet hem de devlet başkanı olduğu için kendisini tek adam olarak görebilir. Hatta kendisini bir nevi kral ya da imparator olarak düşünmesi de mümkündür. Bunlar da başkanlık sisteminin olumsuz yanlarıdır.
Tekrar belirtmekte fayda var: Başkanlık sistemi anti-demokratik bir sistem değildir. Gerekli denge-denetim mekanizmaları kurulduğunda çok iyi işleyen bir sistemdir. Amerika Birleşik Devletleri’nde bunu rahatlıkla görebiliriz.  

Parlamenter Sistem

     Kuvvetler ayrılığının yumuşak olarak görüldüğü sistemlere parlamenter sistem ya da parlamentarizm denir. Kuvvetler ayrılığının yumuşak olması demek yasama ve yürütme organlarının birbirinden tam olarak ayrı olmaması anlamına gelir. İki erk de kural olarak farklı organlara bırakılmış olsa da iç içe geçmiş vaziyettedirler.
Parlamenter sistemlerde yürütme iki kanatlıdır. Bir kanat devlet başkanıdır. Bu ister bir kral olsun ister bir cumhurbaşkanı olsun fark etmez, yürütmenin sorumsuz olan kanadıdır. Yürütmenin diğer kanadı ise kabine veya hükumettir. Hükumetin veya kabinenin başı başbakandır. Başbakan ile birlikte bakanlar kurulu kabineyi oluşturur. Bunların görevi ülkenin iç ve dış politikalarını belirlemektir. Hükumet yürütmenin sorumlu olan kanadıdır. Yani başbakan ve bakanları meclise karşı sorumludurlar.
Yürütmenin başındaki cumhurbaşkanı da başbakan da bir parlamenterdir. Yani yasama organı tarafından seçilir. Cumhurbaşkanı parlamentodan ayrıldığı an vekilliği sona erer. Yani yasama fonksiyonuna katılamaz. Böylelikle cumhurbaşkanının tarafsız olması amaçlanır. Cumhurbaşkanının tarafsız olması yürütme açısından çok önemlidir, çünkü gerektiğinde hükumeti frenleyecek olan cumhurbaşkanıdır.
Başbakanın da parlamenter olduğunu söylemiştik. Cumhurbaşkanı parlamentodan en çok oy alan parti liderini hükumeti kurmakla görevlendirir. Bu kişi listesini oluşturur ve cumhurbaşkanına sunar. Cumhurbaşkanı bu listeyi onaylarsa hükumet kurulmuş olur. Oluşan yeni kabine bir plan hazırlar ve bunu meclise sunar ve güvenoyu ister. Meclis bunları beğenmezse güvenoyu vermez ve hükumet düşer.
Bu iki özellik (yürütmenin iki kanattan oluşması ve yürütmenin başındakilerin meclisten seçilmesi) parlamenter sistemlerin en spesifik özelliğidir.
Parlamenter sistemde aynı kişi hem yasama hem de yürütmede görev alabilir. Kuvvetler ayrılığının yumuşak olarak görüldüğü nokta burasıdır. Hükumetin üyelerinin de mecliste koltukları vardır. Onlar da kanun tasarılarının oylanması sırasında el kaldırırlar. Ne de olsa onlar da birer parlamenterdir. Ayrıca bakanlar kurulu çıkardıkları kanun hükmünde kararnameler ile yasama faaliyetine katılırlar. Yürütme organının bütçe hazırlama ve uluslararası antlaşmalar yapma yetkisi de vardır. Bütçe hazırlanır, meclis kabul eder. Aynı şekilde uluslararası nitelikteki antlaşmaları hükumet yapar, meclis uygun bulur, cumhurbaşkanının onaylar. Cumhurbaşkanının onay yetkisi sadece burada görülmektedir.
Yürütme organı yasama organını feshedebilir. Yasama organı da araştırma, soruşturma, gensoru gibi yollarla yürütmeyi denetleyebilir. Meclis araştırması diğerlerinden biraz farklıdır. Çünkü bu hükumet üyelerini cezai sorumluluğa götürür. Önce mecliste karar alınır ve soruşturma başlar. Ancak soruşturmayı savcı değil meclis yürütür. Çünkü savcı hükumet üyelerini araştıramaz. Eğer soruşturma sonucunda hükumet üyesi ya da üyeleri suçlu bulunursa karar yüce divana gider. O kişi ya da kişiler de görevden alınır. Anayasa mahkemesi burada ceza mahkemesi gibi çalışır. Soruşturma bir vekil içinse savcı bir fezleke hazırlayıp meclise gönderir.
Parlamenter sistem oldukça yaygın bir sistemdir. İngiltere, Almanya, İtalya, İspanya, Belçika, Hollanda gibi ülkelerde görülmektedir.

27 Kasım 2018 Salı

Avrupa Birliği konfederasyon mudur, federasyon mudur?


     Avrupa Birliği'nin hukuki olarak şekli tartışmalıdır. Konfederasyon olarak gören de vardır federasyon olarak gören de...

Ancak Avrupa Birliği konfederasyon da federasyon da değildir. İkisi arasında bir yerdedir. Şöyle ki;
Avrupa Birliği konfederasyon değildir çünkü konfederasyondan ileridedir. Uluslararası antlaşmalara dayansa bile Avrupa Birliği tüzel bir kişilik olarak kabul edilir. Ayrıca parlamentosunda alınan kararlar üye devletler için bağlayıcıdır, doğrudan uygulanabilir niteliktedir.
Avrupa Birliği federasyon da değildir çünkü henüz o seviyeye gelmemiştir. Çünkü Avrupa Birliği'nin temelinde bir anayasa değil; Brüksel, Maastricht gibi antlaşmalar vardır. Federal bir yürütme organı da yoktur. Ortak savunma ve dış politika söz konusu değildir, bunları üye devletlerin kendi meseleleridir. Üye devletler birlikten ayrılabilir. Bunun en güncel örneği Brexit'tir. Birleşik Krallık 23.06.2016 tarihinde yaptığı referandumla Avrupa Birliğinden ayrılma kararı almıştır.



Konfederasyon Nedir?


     Konfederasyon, birden fazla bağımsız devletin belli bir amaç uğruna kurdukları devlet topluluğudur. Bu amaç özellikle ortak savunma üzerinedir. Konfederasyonu oluşturan konfederatif devletler iç ve dış işlerindeki devlet niteliklerini ve uluslararası kişiliklerini korurlar.
Konfederasyonlar uluslararası bir antlaşma ile kurulur. Ancak her üyenin istediği zaman ayrılma hakkı vardır. Buradan konfederasyonun üye devletler üzerinde herhangi bir şekilde zorlama gücü olmadığı anlaşılabilir. Örneğin diyet adı verilen konfederasyon meclislerinde alınan kararlar bağlayıcı değildir. O ülke kendi içinde isterse bu kararı onaylayıp yürürlüğe sokabilir.
Günümüzde konfederasyon özelliği gösteren bir topluluk bulunmamakla beraber British Commonwealth (İngiliz Milletler Topluluğu) konfederasyon benzeri olarak görülmektedir.
Tarihte ise 1241-1848 yılları arasındaki Helvetya yani İsviçre Konfederasyonudur. Bugün hala İsviçre'nin resmi adı Helvetya Konfederasyonudur. Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri de federasyon olmadan önce 1776-1787 yılları arasında bir konfederasyon örneğidir.

25 Kasım 2018 Pazar

Federasyon Nedir?


     Federasyon, federal devlet (merkezi devlet) ile federe devletlerin (Türkçe'deki tabirle eyalet) arasında yetkilerin paylaşıldığı devlet topluluğudur. Federal devlet federe devletlerden meydana gelir ancak onların haricinde ayrı bir oluşumdur. Ayrıca federal devlet, uluslararası kimliğe sahipken federe devletler sahip değildir. Ancak her ikisi de devlettir. Çünkü her ikisi de toprak, millet, egemenlik unsurlarına sahiptir.
Federasyonlar ayrılma veya birleşme yoluyla kurulabilir. Ancak her iki durumda da devlet arasında yetki paylaşımı yapılmalıdır. Bu yetki paylaşımı sert bir anayasa ile güvence altına alınır. Eğer güvence kanunla verilmiş olsaydı federal devlet istediği zaman yeni bir kanunla bu güvenceyi kaldırabilirdi. O yüzden bütün federal devletlerin anayasaları serttir. Ayrıca anayasanın yapılışına ve değiştirilmesine federe devletler de katılmalıdır. Yetki paylaşımı veya başka bir konuda anlaşmazlık çıktığı durumda bu işi çözüme kavuşturacak yargı mekanizmasına ihtiyaç vardır. O yüzden federal devletler bu uyuşmazlıkları çözmekle yükümlü yüksek mahkemelere sahiptirler.
Federal devletler de her devlet yasama, yürütme, yargı erklerine sahiptir.

Federal Devletlerde Yasama
Federal devletin yasama organına federe devletler de devlet olarak katılır. Bu yüzden her federasyonda 2 meclis vardır. Meclislerde hem federal devletin hem de federe devletlerin temsilcileri bulunur. Federe devletler de yasama organına devlet olarak katıldığına göre diğer meclis aynı yetkilere haiz olmalıdır. Yani aralarında bir eşitlik kurulmuş olması gerekir. Aksi takdirde federe devlet temsilcileri sadece formalite icabı yasama fonksiyonuna iştirak eder. Ayrıca ikinci mecliste federe devletler de kendi aralarında eşittir. Her birinin aynı sayıda vekili olur. Örneğin Amerikan Senatosunda her eyaletin 2 temsilcisi bulunur. Eyaletlerin nüfus veya toprak büyüklüklerine bakılmaz.

Federal Devletlerde Yürütme
Federal devletlerde yürütme sadece federasyonun başındaki kişide olabileceği gibi bu yetki de paylaşılabilir.

Federal Devletlerde Yargı
Federal devletlerde birden fazla hukuki düzen vardır. Birincisi federal devletin hukukudur. Ülke sınırları içerisindeki bütün federe devletlere uygulanır. Yani diğer hukuklardan üstündür. Bir de federe devletin kendi sınırları içerisinde uyguladığı hukuk düzeni vardır. Bu her federe devlet de farklı olabilir. Örneğin bir eyalette suç sayılan bir faaliyet başka bir eyalette suç olarak görülmeyebilir. Yani hem federal devletin anayasası ve yasaları, hem de federe devletlerin kendi anayasaları ve yasaları vardır. Tabii üstün olan federal hukuktur.
Federal devletin en iyi örneği Amerika Birleşik Devletleridir. Onun dışında Almanya, Belçika, İsviçre, Rusya gibi ülkelerde federal devlete örnek verilebilir.