21 Mayıs 2019 Salı

Evlenmenin Hükümsüzlüğü


Evlenmenin hükümsüzlüğü denilince yokluk, mutlak butlan ve nısbi butlan akla gelir. Burada gözden kaçırılmaması gereken husus ise butlan hallerinin kendiliğinden hüküm doğurmadığıdır. Bir başka ifadeyle butlan hallerinde mutlak hakim kararı gereklidir.

A.      Evlenmenin Yokluğu
·         Evlenmenin, farklı cinsten kişiler arasında yapılmamış olması
·         Evlenmenin, yetkili memurun önünde yapılmamış olması
·         Aynı anda iki tarafın nikah memuru önünde hazır bulunmamaları durumlarında evlenme baştan itibaren ve kendiliğinden hükümsüzdür. Ayrıca bir dava açılmasına gerek yoktur.

B.      Evlenmenin Mutlak Butlanı
TMK m. 145 bazı hallerde kurulmuş olan evlenmenin mutlak butlanla batıl olduğunu belirtmiştir. Bu gibi durumlarda evlilik hakim kararıyla iptal edilir. Butlan kararı verilinceye kadar TMK m. 156 uyarınca evlenme geçerli bir evlenme gibi hüküm doğurur. Açılacak dava yenilik doğurucu bir davadır ve herhangi bir hak düşürücü süreye tabi tutulmamıştır. Davayı açma hakkı ise TMK m. 146’da Cumhuriyet savcısına ve ilgili herkese tanınmıştır.

TMK m. 145- Aşağıdaki hâllerde evlenme mutlak butlanla batıldır:
1.Eşlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması,
2. Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması,
3. Eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması,
4. Eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunması.
TMK m. 146- Mutlak butlan davası, Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen açılır.
Bu dava, ilgisi olan herkes tarafından da açılabilir.
TMK m. 156- Batıl bir evlilik ancak hâkimin kararıyla sona erer. Mutlak butlan hâlinde bile evlenme, hâkimin kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur.

C.      Evlenmenin Nısbi Butlanı
Evlenmenin bazı sebeplerden ötürü sakat olmasına evlenmenin nısbi butlanı denir. Yine burada da yenilik doğurucu bir dava söz konusudur ancak bu sefer dava açma ilgili eşe aittir. Ayrıca TMK m. 153 gereği rızası alınmayan yasal temsilci de küçüğün veya kısıtlının evliliğinin iptalini talep edebilir. Ancak yine aynı hüküm uyarınca kişi; ergin olur, kısıtlı olmaktan çıkar veya kadın gebe kalırsa evlenmenin iptaline karar verilemez.
·         Geçici süreyle ayırt etme gücünden yoksunluk- TMK m. 148
·         Hata- TMK m. 149 (Evlenmeyi hiç istemediği veya evlendiği kişiyle evlenmeyi düşünmediği hâlde yanılarak bu evlenmeye razı olmuşsa ya da eşinde bulunmaması onunla birlikte yaşamayı kendisi için çekilmez duruma sokacak derecede önemli bir nitelikte yanılarak evlenmişse)
·         Hile- TMK m. 150 (Eşinin namus ve onuru hakkında doğrudan doğruya onun tarafından veya onun bilgisi altında bir başkası tarafından aldatılarak evlenmeye razı olmuşsa ya da davacının veya altsoyunun sağlığı için ağır tehlike oluşturan bir hastalık kendisinden gizlenmişse)
·         İkrah- TMK m. 151 (Kendisinin veya yakınlarından birinin hayatı, sağlığı veya namus ve onuruna yönelik pek yakın ve ağır bir tehlike ile korkutularak evlenmeye razı edilmişse)

NOT: Muvazaalı evliliklerde ise evlilik geçerlidir ancak hakkın kötüye kullanılmasına bağlı olarak güdülen amaç korunmaz.

Butlan Davasının Sonuçları
                Butlan kararı geçmişe etkili değildir. Batıl olan evlenme içinde veya kararın kesinleşmesinden itibaren 300 gün içinde doğan çocuk evlilik içinde doğmuş sayılır. Ayrıca dava açma varislere bırakılamaz, onlar sadece açılan davayı sürdürebilir.

19 Mayıs 2019 Pazar

Evlenme


Evlilik karşı cinsten insanların usulüne uygun olarak yaptıkları biyolojik ve sosyolojik bir kurumdur. Evlenme ise evlilik birliğini meydana getirmek için nişanlıların yaptığı bir işlemdir. Bu işlemin hukuki nitelikte olduğu su götürmez bir gerçektir. Hatta evlenme, bir aile hukuku akdi olarak görülebilir.
A.     Evlenme Ehliyeti

1)       Tam Ehliyetliler:  Ayırt etme gücüne sahip, kısıtlı olmayan ve yaşça erginliğe ulaşmış karşı cins bireyler evlenebilirler. Evlenme yaşı ise kadın erkek fark etmeksizin TMK madde 124’de 17 olarak belirlenmiştir. Ancak aynı madde bazı olağanüstü hallerde hakim 16 yaşını doldurmuş kadın veya erkeğe evlenme izni verebilir der.
TMK m. 124- Erkek veya kadın onyedi yaşını doldurmadıkça evlenemez.
Ancak, hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple onaltı yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Olanak bulundukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir.

2)       Tam Ehliyetsizler:  Evlenme yaşını doldurmamış kişiler evlenmeye tam ehliyetsizdir.
TMK m. 125 ayırt etme gücünden yoksun olanların da evlenemeyeceğini açıkça belirtmiştir.

TMK m. 125- Ayırt etme gücüne sahip olmayanlar evlenemez.  

3)       Sınırlı Ehliyetsizler: TMK m. 126 ve 127 küçük ve kısıtlıların yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça evlenemeyeceklerini hükme bağlamıştır. Yasal temsilci veli olsun vasi olsun noter onaylı yazılı rıza gerekir. Bu da diğer belgelerle beraber başvuru sırasında takdim edilir.
Yasal temsilci evlenmeye izin vermiyorsa TMK m. 128 gereği sınırlı ehliyetsiz evliliğe izin isteyebilir. Yasal temsilciyi dinleyen hakim bunda haklı bir sebep görmezse evliliğe izin verebilir.

TMK m. 126- Küçük, yasal temsilcisinin izni olmadıkça evlenemez.
TMK m. 127- Kısıtlı, yasal temsilcisinin izni olmadıkça evlenemez.
TMK m. 128- Hâkim, haklı sebep olmaksızın evlenmeye izin vermeyen yasal temsilciyi dinledikten sonra, bu konuda başvuran küçük veya kısıtlının evlenmesine izin verebilir.  

B.     Evlenme Engelleri
1.       Hısımlık (TMK m. 129)
·         Üstsoy ile altsoy arasında; kardeşler arasında; amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında,
·         Kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu veya altsoyu arasında
·         Evlât edinen ile evlâtlığın veya bunlardan biri ile diğerinin altsoyu ve eşi arasında evlenme engeli bulunur.

2.       Önceki Evlilik ve Gaiplik
·         Önceki evliliği bitmedikçe kişi evlenemez. (TMK m. 130)
·         Gaipliğine karar verilen kişinin eşi ile olan evliliği feshedilmedikçe eşi tekrar evlenemez. (TMK m. 131)

3.       Akıl Hastalığı
·         Akıl hastaları, evlenmelerinde tıbbî sakınca bulunmadığı resmî sağlık kurulu raporuyla anlaşılmadıkça evlenemezler. (TMK m. 133)
Bunlar kesin evlenme engelleridir. Yani bunlardan biri var olduğunda evlenme kesin hükümsüzdür. Aşağıdakiler ise kesin olmayan evlenme engelleridir. Bunlar evlenmeyi etkilemez.

4.       Iddet Müddeti
·         TMK m. 132 hükmünce evliliği sona ermiş kadın evliliği sona ermesinden itibaren başlayarak 300 gün geçmedikçe evlenemez. Buna ıddet müddeti ya da bekleme süresi denir. Kadının önceki evliliğinden gebe kalıp kalmadığının anlaşılması için kanun koyucu kadının azami hamilelik süresi olan 300 gün beklemesi gerektiğini hükme bağlamıştır. Kadın bu süre dolmadan evlenirse evlilik geçerlidir.

5.       Bazı Bulaşıcı Hastalıklar
·         TMK akıl hastalığından başka bir hastalığı evlenme engeli olarak görmemişse de 1930 tarihli Umumi Hıfzısıhha kanununu bazı hastalıkları evlenme engeli olarak belirtmiştir. Kişi bu hastalıklara sahip biriyle evlenirse yine evlilik geçerli olacaktır.

C.     Evlenmenin Şekil Şartları
       I.            İlk olarak kadın ve erkek içlerinden birinin ikamet ettiği yerdeki evlendirme dairesine birlikte başvurur. (TMK m. 134) Bu başvuru yazılı ya da sözlü olarak yapılabilir. (TMK m. 135)
    II.            Başvuru esnasında gerekli belgeler TMK m. 136’da sıralanmıştır: Erkek ve kadından her birinin, nüfus cüzdanı ve nüfus kayıt örneği, önceki evliliği sona ermiş ise buna ilişkin belge, küçük veya kısıtlı ise ayrıca yasal temsilcisinin imzası onaylanmış yazılı izin belgesi ve evlenmeye engel hastalığının bulunmadığını gösteren sağlık raporu.
 III.            Evlendirme memuru başvuruyu inceler. (Memur belediye olan yerlerde belediye başkanı veya onun tayin edeceği memur iken köylerde muhtardır)
  IV.            Yapılan inceleme sonucu bir eksiklik yoksa memur çiftlere izin belgesi verir. Bu belge verildiği tarihten başlayarak altı ay içinde evleneceklere herhangi bir evlendirme memuru önünde evlenebilme hakkı sağlar (TMK m. 139)
     V.            Evlendirme memuru tören yerinde evleneceklerden her birine birbiriyle evlenmek isteyip istemediklerini sorar. Evlenme, tarafların olumlu sözlü cevaplarını verdikleri anda oluşur. Memur, evlenmenin tarafların karşılıklı rızası ile kanuna uygun olarak yapılmış olduğunu açıklar (TMK 142)
  VI.            Son olarak çiftlere tören bitiminde evlilik cüzdanı verilir. Çiftler isterlerse evlilik cüzdanını aldıktan sonra dini tören yapabilirler (TMK m. 143)

14 Mayıs 2019 Salı

Sosyal Devlet


Sosyal devlet, sosyal adalet ve güvenliği sağlamak ve herkes için insan onuruna yaraşır bir hayat tesis etmekle görevli devlettir. Ayrıca sosyal devlet sınıfsal çatışmaların önüne geçmeyi ve milli bütünlüğü sağlamayı da ödev bilir.  
Bunları gerçekleştirmek için de devlet iktisadi ve sosyal hayata müdahil olabilir, hatta bu gerekli görülmüştür. (Burada jandarma devlet ve sosyal devlet birbirinden ayrılır. Çünkü sosyal devlet, devlet müdahalesini meşru ve elzem görürken, Locke’un liberal anlayışından esinlenen jandarma devlet anlayışına göre devlet sadece savunma ve güvenlikten sorumludur. Devletin sosyal ve iktisadi hayata müdahalesi gereksiz ve zararlıdır.) Gerçekten de Türkiye Cumhuriyetini, ikinci maddesinde sosyal devlet olarak tanımlayan 1982 anayasası bunu doğrular niteliktedir. Ama yine de siyasal iktidarlara belli bir iktisadi model dayatmamıştır. Ekonomi politikalarını belirlerken kendi tercih ve görüşlerine göre hareket etmelerine imkan vermiştir.

2. Madde- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.

5. Madde- Devletin temel amaç ve görevleri … sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.

48. Madde- Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler kurmak serbesttir.
 Devlet, özel teşebbüslerin milli ekonominin gereklerine ve sosyal amaçlara uygun yürümesini, güvenlik ve kararlılık içinde çalışmasını sağlayacak tedbirleri alır.

166. Madde- Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirilmesini yaparak verimli şekilde kullanılmasını planlamak, bu amaçla gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir.

167. Madde- Devlet, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiili veya anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önler.

Sosyal Devletin Yöntemleri
·         Herkese çalışma imkânı sağlamak (Madde 49)
·         Çalışanların adil ücret almalarını sağlamak (Madde 55)
·         Çalışamayanlara sosyal güvence (Madde 61)
·         Vergide adalet (Madde 73)
·         Devletleştirme ve Özelleştirme (Madde 47)
·         Planlama (Madde 166)