10 Ekim 2018 Çarşamba

Anayasa Hukuku Giriş

  • Anayasa nedir?
Anayasa; bir devletin yönetim şeklini, erkleri kimin nasıl kullanacağını, vatandaşların haklarını bildiren yasadır. Bir başka ifadeyle ülkenin temel belgesi niteliğindedir. Hans Kelsen'in Normlar Hiyerarşisi'ne göre en üstte yer alan metinlerdir. Yani diğer bütün hukuki kurallardan ve yapılardan üstündür. Çıkarılmak  istenen bir yasa anayasaya aykırı olmamalıdır. Zira yasa koyucu konumunda olan Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama yetkisini anayasadan alır. 
Anayasalar değiştirilmesi zor yasalardır. Mesela Türkiye'de anayasa değişikliğine gitmek için tam milletvekili sayısının 2/3'ü oranında çoğunluk sağlanmalıdır. Ayrıca anayasalar normatif metinlerdir. Yaptırım güçleri vardır. Kendine bağlı, gerektiğinde yaptırım uygulayacak bir yargı mekanizması da vardır ki buna anayasa mahkemesi denir.
Türkçe'de bu kelimeye karşılık, Osmanlı döneminde “Kanun-u Esasi”, Cumhuriyet Dönemi ilk yıllarında “Teşkilat-ı Esasiye Kanunu” kullanılmıştır.




  • Anayasa türleri nelerdir?
  1. Yazılı Anayasa: Bir anayasada olması gerektiği düşünülen yasaların bir organ tarafından belirli bir metinde veya metinlerde toplanmasıdır. T.C. Anayasası tek bir metinden oluşurken Fransa'da 1875 yılında çıkarılan Üç Cumhuriyet Anayasası üç üç ayrı metinden oluşmuştur.
  2. Yazısız Anayasa: Bu tür anayasalara teamüli veya geleneksel anayasalar da denir. Bu tür yasalar toplum içinde yıllardır süregelen ve bağlayıcı olduğuna inanılan uygulamalardan oluşur. Buna en iyi örnek İngilteredir. Yazılı bir anayasaları yoktur ama bazı kurallara yazılı belgelerde rastlanabilir. (1215 tarihli Magna Carta Libertatum, 1628 tarihli Petition of Rights vb.) 
  3. Yumuşak Anayasa: Yasama organı tarafından normal kanunlarla değiştirilmesi mümkün olan anayasalardır. Bu iki şekilde olabilir. Ya açıkça kanunlar gibi değiştirilebileceğini hükme bağlar; ya da değiştirme konusunda hiçbir hüküm içermez. Bu yüzden yumuşak anayasaların anayasallık değeri tartışmalıdır. 1814 ve 1830 Fransız Şartları, 1848 İtalyan Anayasaları
  4. Katı-Sert Anayasa:Normal kanunlardan farklı usullerle ve organlar tarafından değiştirilebilen anayasa olarak tanımlanır. Değiştirme usullerini de yine kendileri belirlerler. Üye tam sayısının salt çoğunluğu kuralı, halkoylaması, değiştirilemeyecek hükümler vb. anayasaya sertlik kazandıran yollardır. Bunlara bakıldığı T.C. Anayasasının katı bir anayasa olduğu görülür.
  • Anayasa hukuku nedir?
Devletin kuruluşunu, iktidarın el değiştirmesinin ve işleyişinin yanı sıra bireyin iktidar karşısındaki özgürlüklerini inceleyen hukuk dalıdır. Diğer kamu hukuku dalları da devletle ilgilidir ancak anayasa hukuku devleti siyasal yönden de inceler.
  • Anayasa yargısında yorum yöntemleri nelerdir?
Yorum, bir metnin anlamının belirlenmesidir. Anayasanın yorumu ise anayasadaki bir maddenin veya fıkranın anlamının belirlenmesidir.
Hakimin görevi kanun yapmak onu anlayıp uygulamaktır. Bunun için de yorum yöntemlerine ihtiyaç duyar. Yorum yöntemleri 4 tanedir:

  1. Lafzi(Deyimsel) Yorum: Yasa koyucunun ne dediğini anlamak için anayasanın sözüne bakılmalıdır. Maddenin anlamı  o maddedeki sözcüklere, sözcüklerin cümle içindeki söz dizimine bakılarak anlaşılabilir. Lafzi yorum yorumun sınırlarını çizer. Çünkü hakim metne bakar,onu yorumlayarak anlamaya çalışır ama metnin dışına çıkamaz.
  2. Tarihi Yorum: TBMM'de yapılan her konuşma tutanak altına alınır. Tarihi yorum yaparken öncelikle bu tutanaklara başvurulur. Ayrıca kanunun koyulduğu zamanki dönemin şartlarına da bakılır. Böylelikle yasa koyucunun o zamanki amacı, hangi şartlar altında böyle bir karar verdiği saptanmaya çalışılır. 
  3. Sistematik Yorum: Bazen anayasaya sadece lafzi veya sadece tarihi yorum yapmak şüpheli sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden anayasanın planına, maddelerin birbiriyle olan ilişkisine bakılır. Buna da sistematik yorum denir.
  4. Telelojik (Gai, Amaçsal) Yorum: Telelojik yorum metoduna göre diğer yorum yöntemleri ile yetinmek doğru değildir. Bunların yanı sıra anayasa maddesinin amacına ve bilhassa zamanın ihtiyaçlarına, devrin telakkilerine dikkat etmek gerekir. Zira hukuk yaşayan bir sistem olduğu için zamanın ihtiyaçlarına cevap vermek durumundadır. Burada yasa koyucunun düşüncesi pek dikkate alınmaz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder