Kişi
genel manada insanı ifade etmektedir. Hukukta ise hak sahibi olabilecek veya
borç altına girebilecek herkes kişidir. Kişiler Medeni Kanunun birinci kitabını
teşkil eder. 8 ile 117 arasındaki maddeler Kişiler hukukuna dair hükümler
ihtiva etmektedir.
Kişiler
ikiye ayrılarak incelenirler. Birincisi insanları ifade eden Gerçek kişilerdir.
Günümüz hukuklarında her insan kişi olarak kabul edilir. Türk hukukunda da TMK
madde 8 bunu açıkça belirtmiştir.
TMK madde 8- Her insanın hak ehliyeti
vardır.
Buna göre bütün
insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil
olmada eşittirler.
İnsan dışında kalan bazı varlıklar da kişi
olarak kabul edilmiştir. Tüzel kişi olarak adlandırılan bu varlıklar belli
başlı niteliklere sahip, belirli bir amaca yönelmiş insan ya da mal
topluluklarıdır. Dernekler, vakıflar, sendikalar ve siyasi partiler tüzel
kişilere örnek gösterilebilir.
TMK madde 47- Başlı başına
bir varlığı olmak üzere örgütlenmiş kişi toplulukları ve belli bir amaca
özgülenmiş olan bağımsız mal toplulukları, kendileri ile ilgili özel hükümler
uyarınca tüzel kişilik kazanırlar.
Kişilik ise kişiye
ayrılmaz bir şekilde bağlı, hukuken korunan maddi ve manevi değerler bütünüdür.
Kişinin hayatı bu değerlerin başındadır. Ayrıca adı veya haysiyeti de bu değerlerdendir.
Gerçek kişilerde kişilik çocuğun sağ
olarak tamamıyla doğduğu andan itibaren başlar ve ölümle sona erer. Hâkimin
vereceği gaiplik kararı ile de kişilik son bulabilir.
TMK madde 28- Kişilik,
çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer.
Tüzel kişilerde ise kişilik hak
ehliyetinin kazanılmasıyla başlar. Bu ehliyet sona erinceye kadar tüzel kişilerin
kişiliği vardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder